Meniere Hastalığı Nedir?
Meniere Hastalığı (Endolenfatik Hidrops)
Meniere Hastalığı Nedir?
Meniere hastalığı, iç kulakta bulunan denge ve işitme ile ilgili sorunlara yol açan bir durumdur. 1861 yılında Fransız doktor Prosper Meniere tarafından tanımlanan bu hastalık, genellikle vertigo (baş dönmesi), işitme kaybı, kulaklarda dolgunluk hissi ve tinnitus (kulak çınlaması) gibi semptomlarla karakterizedir. Meniere hastalığı, iç kulakta bulunan endolenfatik sıvının dengesizliğinden kaynaklandığı düşünülmektedir.
Diğer adı endolenfatik hidropstur. Hastalığın insidansı yaklaşık 190/100.000'dir. Erkeklerde daha sık görülür. Ailesel geçiş yaklaşık %10-20 civarındadır. Meniere hastalığının belirtileri sıklıkla 40-60 yaş civarında çıkmaktadır.
Meniere Hastalığı Tanısı
Meniere hastalığının tanısı, semptomların değerlendirilmesi ve diğer olası nedenlerin dışlanması yoluyla yapılır. Tanı koyma süreci şu adımları içerebilir:
- Tıbbi Geçmiş ve Fiziksel Muayene: Doktor, hastanın semptomlarını ve tıbbi geçmişini değerlendirir. Vertigo, işitme kaybı ve tinnitus gibi belirtilerin sürekliliği ve sıklığı göz önünde bulundurulur.
- İşitme Testleri: Renkli testler, ton testi ve diğer işitme testleri kullanılarak işitme kaybının derecesi ve tipi belirlenir.
- Denge Testleri: Engellere karşı denge ve koordinasyon yeteneğini değerlendirmek amacıyla çeşitli denge testleri yapılır. Bunlar arasında video nistagmografi (VNG) ve baş pozisyon testi bulunur.
- Görüntüleme Testleri: Bilgisayarlı tomografi (BT) veya manyetik rezonans görüntüleme (MRG) gibi görüntüleme yöntemleri, iç kulaktaki yapısal anormallikleri veya tümörleri dışlamak için kullanılır.
- Endolenfatik Sıvı Testleri: Bazı durumlarda, iç kulaktaki sıvı basıncını değerlendirmek için testler yapılabilir.
Meniere Hastalığı Neden Olur?
Meniere hastalığının oluş mekanizması tam olarak
bilinmemektedir. Kesin tanı ancak otopsi incelemesiyle konulmaktadır. Fakat son yıllarda kontrastlı MR ile tanı konulmaktadır. Hastalıktaki temel patoloji skala media da bulunan endolenf miktarının
artmasıdır.
Dediğimiz gibi Meniere hastalığının tam olarak sebebi bilinmemektedir fakat endolenf üretimindeki artış ya da endolenf absorsiyonundaki azalma hastalığın sebebi olarak düşünülmektedir.
Endolenfatik keseden salgılanan sakkin adı verilen hormon endolenf miktarını düzenlemektedir. Herhangi bir sebeple endolenfatik kanalda bir stenoz veya tıkanma meydana gelirse endolenfatik keseye gelen endolenf miktarı azalacağından dolayı endolenfatik keseden sakkin salgılanması ile sonuçlanacak ve neticede endolenf miktarı artacaktır. Bu da endolenfatik hidropsa yol açacaktır.
Meniere Hastalığı Belirtileri
Meniere hastalığının belirtileri genellikle dönemsel olarak ortaya çıkar ve şu dört ana semptom grubuyla tanımlanır:
- Vertigo: Meniere hastalığının en belirgin ve rahatsız edici semptomlarından biri olan vertigo, çevredeki her şeyin dönüyormuş gibi hissedilmesine yol açar. Bu baş dönmeleri genellikle birkaç dakika ile birkaç saat arasında sürer ve bulantı, kusma ve denge kaybına neden olabilir.
- Sensörinöral İşitme Kaybı: Hastalığın erken evrelerinde genellikle düşük frekansta işitme kaybı görülür. Zamanla, işitme kaybı genellikle ilerleyici hale gelir ve her iki kulakta da görülebilir.
- Kulaklarda Dolgunluk ve Basınç Hissi: Hasta kulaklarda dolgunluk veya basınç hissi yaşar. Bu duyum, genellikle diğer belirtilerle birlikte ortaya çıkar.
- Tinnitus (Kulak Çınlaması): Tinnitus, hastaların kulaklarında uğultu, çınlama veya diğer rahatsız edici sesler duyması durumudur. Bu sesler genellikle sürekli veya aralıklı olabilir.
Meniere hastalığında vertigo 15 dakika ila 24 saat arasında devam eder. Atak sırasında bulantı ve kusma olabilir. Nörolojik bulgu olmaz. İşitme kaybı sensörinöral tipte ve fluktuandır. Diğer bir değişle nöbet geldiği zaman, işitme bozulur nöbet geçtikten sonra işitme kaybı düzelir ancak zaman içinde kalıcı işitme kaybı meydana gelir.
Öncelikle düşük frekanslar etkilenir. İlerleyen zamanlarda diğer frekanslarda da işitme kaybı olur. Odyogramda 2000 frekansta pik yapan eğri görülürse meniere hastalığı düşünülmelidir. Tinnitus ise hemen her zaman mevcuttur.
Hastalığın kardinal bulgularının tamamı her zaman olacak diye bir kural yoktur. Buna göre hastalığı ikiye ayırabiliriz.
- Koklear Meniere
- Vestibüler Meniere
Koklear menierede sadece işitmeyle ilgili semptomlar varken vestibüler menierede hastada sadece vestibüler semptomlar bulunur. Bu
durumda da tanı koymak zorlaşacaktır.
Bu hastalıkta kardinal bulgulara ilave olarak yüksek seslere
karşı intoleranssızlık ve diplakuzi (Tek sesin farklı iki ses olarak algılanması durumu) görülebilir.
Meniere hastalığında Tumarkin Krizi görülebilir. Bilinç kaybı olmaksızın düşmelere tumarkin krizi adını veriyoruz. Bu olay vestibulo spinal refleks arkı üzerinden gerçekleşir.
Meniere hastalığında görülen bir şey de Lermoyez Sendromudur. Lermoyez sendromunda vertigo ortaya
çıktığında, işitmeyle ilgili semptomların azalmasıdır. Reissner membranının rüptürü
ya da membrandaki porların genişlemesine bağlı potasyumdan zengin endolenfin skala vestibulide bulunan
perilenfe karışması sonucunda vestibüler sistem için potasyumun toksik etkisine
bağlı vertigo ortaya çıkması ve buna karşılık skala mediada bulunan endolenf
miktarının azalmasına bağlı olarak koklear semptomların düzelmesidir. Bundan
dolayı Lermoyez sendromuna "İşittiren vertigo" adı da verilir.
Meniere Hastalığı Tedavisi
Meniere hastalığının tedavisi, semptomları hafifletmeye ve hastalığın ilerlemesini kontrol altına almaya yöneliktir. Tedavi seçenekleri şunları içerebilir:
- İlaçlar:
- Diüretikler: İç kulaktaki sıvı dengesini düzenlemeye yardımcı olur. Bu ilaçlar, sıvı birikimini azaltabilir ve semptomları hafifletebilir.
- Antihistaminikler ve Antiemetikler: Vertigo ve bulantıyı hafifletmek için kullanılır.
- Kortikosteroidler: İç kulaktaki inflamasyonu azaltarak işitme kaybını ve diğer semptomları iyileştirebilir.
- Diyet ve Yaşam Tarzı Değişiklikleri:
- Sodyum Kısıtlaması: Tuz alımını azaltmak, sıvı birikimini kontrol etmeye yardımcı olabilir.
- Kafein ve Alkol Kısıtlaması: Bu maddelerin tüketimi bazı hastalarda semptomları tetikleyebilir, bu nedenle kısıtlanmaları önerilir.
- Fizyoterapi ve Rehabilitasyon: Denge problemleri yaşayan hastalar için vestibüler rehabilitasyon terapileri, dengeyi geliştirmeye ve semptomları yönetmeye yardımcı olabilir.
- Cerrahi Müdahale:
- Endolenfatik Çıkış Ameliyatı: İç kulaktaki sıvı basıncını azaltmak için yapılır.
- Labirentektomi veya Vestibüler Nörektomi: Daha ileri vakalarda, iç kulakta bulunan dengenin sağlanmasını sağlayan yapıların cerrahi olarak çıkarılması gerekebilir. Bu tür cerrahi müdahaleler, genellikle işitme kaybına yol açabilir.
Meniere hastalığının tedavisi sadece ilaç tedavisi değildir. Çeşitli uyulması gereken öneriler bulunmaktadır. Bunlar aşağıdaki gibidir.
- Günlük tuz alımı 2 gr günün altında olacak şeklinde kısıtlanır.
- Çay, kahve alımı kısıtlanır.
- Tütün ve alkol kullanımı yasaklanır.
- Stresten uzak aktif bir yaşam tavsiye edilir.
- Uyku düzenine dikkat edilmesi önerilir.
İlaç tedavisi olarak ise aşağıdaki tedaviler verilmektedir. İlaçların bazıları yalnızca acil durumlarda kullanılması gerekirken bazılarının ise devamlı kullanılması gerekmektedir. İlaç tedavisini doktorunuz en iyi şekilde düzenleyecektir. Meniere hastalığında en sık kullanılan ilaçlar şunlardır.
- Antihistaminikler (Acil durumlarda kullanılmaktadır ve parenteral form tercih edilmelidir. Dimenhidrinat, difenhidramin, prometazin)
- Vestibulosupresanlar (Diazepam, acil durumlarda kullanılmaktadır. Solunum depresyonu yapabilir. Yaşlı ve hipotansif hastalarda tercih edilmemelidir. Böyle hastalarda dimenhidrinat tercih edilmelidir. )
- Vazodilatörler (Betahistin, kalsiyum kana blokörü, ACE inhibitörü)
- Diüretikler (Hidroklorotiyazid + Triamteren veya Asetazolamid kullanılır. Diüretikler elektrolit dengesizliği yapabileceğinden dolayı iyi takip gereklidir.)
- Kortikosteroitler (Hem intratimpanik hem sistemik kullanımı vardır. Sistemik tedavide 1mg/kg dan başlayarak azalan dozda, intratimpanik olarak ise deksametazon beş gün üst üste orta kulağa enjeksiyon şeklinde kullanılır. )
- Antidopaminerjikler
- Antikolinerjikler
Kimyasal ablasyon yönteminden biraz bahsedecek olursak,
Özellikle vestibulotoksik bir ajan olan
gentamisin intratimpanik olarak enjekte edilerek vestibüler hücrelerin
harabiyeti sağlanır. Bu uygulama total işitme kaybına yol açabileceğinden
dolayı işitmesi çok kötü olan olgularda tercih edilmelidir.
Hiç yorum yok